İlköğretim,çanakkale zaferi istiklal marşının kabulü birleşmiş milletler günü tüketiciler günü yerli malı haftası etik günü mahalli kurutuluş günü 10 kasım 29 ekim 24 kasım öğretmenler günü sivil savunma yeşilay kızılay girişimcilik felsefe günü
BİLİM VE TEKNOLOJİ HAFTASI (8–14 Mart) etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
BİLİM VE TEKNOLOJİ HAFTASI (8–14 Mart) etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
14 Temmuz 2013 Pazar
BİLİM VE TEKNOLOJİ HAFTASI (8–14 Mart)
BİLİM VE TEKNOLOJİ HAFTASI
(8–14 Mart)
TDK sözlüğünde bilim şöyle tanımlanıyor: Bilim “Evrenin ya da olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak yasalar çıkarmaya çalışan düzenli bilgi.”
Dünyamız 18.yy ile birlikte sanayide büyük bir atılım yapmış ve bu atılımı gerçekleştirebilen ülkeler 19.ve 20.yüzyıllarda dünyayı yönetir duruma gelmişlerdir.21.yüzyılla beraber bilim ve teknoloji ön plana çıkmış artık nüfusu daha çok olan toprakları daha çok olan ülkeler değil bilim ve teknolojide ileri olan ülkeler dünyayı yönetmeye başlamışlardır.Bilim ve teknoloji her zaman önemliydi her zaman ülkelerin gelişmesinde belkide en önemli güç olmasına karşın çağımızda her zamankinden daha fazla ön plana çıktığını görüyoruz. Artık ülkeler birbirini casuslarla değil uzaydan uydularla takip etmekte aylar alan kara ve deniz yolculukları yerine hava yoluyla çok kısa süreli yolculuklar insanların bir yerden bir yere gitmesini sağlamaktadır.İyi tarım ürünü yetiştirmek için çok geniş tarım alanları yerine iyi bir bilimsel çalışma ile dünyanın en kaliteli ürünleri laboratuvarlarda yetiştirilebilmektedir.Yüzlerce insanın aylarca çalışarak gerçekleştirebildikleri işleri artık geliştirilen sanayi makineleri sayesinden bir makine birkaç günde gerçekleştire bilmekte hem yapılan işten doğacak can güvenliği sorunları ortadan kalkmakta hem çok daha ucuz maliyetlerle işlemler gerçekleştirebilmektedir. Artık insanoğlu uzayın derinliklerine doğru giderken bir yandan da hem yer kabuğunun derinliklerine hemde okyanusların altına doğru gitmekte ve yeraltı kaynaklarından daha fazla faydalanma yolların aramaktadır.Bilgisayar ve İnternet teknolojileri sayesinde artık bir merkezden dünyanın her yerindeki bilgilere ulaşabilmekte veritabanlarına yüklediği bilgilerle interneti bir ansiklopedi denizi gibi kullanabilmektedir.Dünyada artmakta olan insan nüfusu gelecekte ilkel teknolojiler yüzünden aç kalma tehlikesi ile karşı karşıya kalabilir aynı şekilde çevre kirliliği ve doğal su kaynaklarının hızla tükenmesi beklide insanların felaketini hazırlamaktadır.Bu ve benzeri birçok örnek bilimin ülkemizin bağımsızlığı ve insanlığın geleceği için ne kadar önemli olduğunu anlatmak için bizlere bir fikir veriyordur.
Ülkemizin 21.yy.da varlığını bağımsızlığını ve güçlülüğünü gösterebilmesi ve başka milletler ve kültürler arasında var olabilmesi için bilim ve teknolojiye gereken önemi vermesinin yanında yeni yetişen nesilleri de bilim ve teknolojinin en son imkanları ile donatmalı ve onları bu gelişmelerden haberdar etmelidir.
Bilimsel bilgi üretme süreci hiçbir zaman durmaz. Krallar, imparatorlar ve hatta dinler yasaklamış olsalar bile, bilgi üretimi hiç durmamıştır; bundan sonra da durmayacaktır.
İşte bu amaçla ülkemiz de her yıl 8–14 Mart tarihleri arasında bilim ve teknolojinin önemi anlatılmak üzere bilim ve teknoloji haftası olarak ilan edilmiş ve genç ihtiyar herkese bilimin önemi anlatılmaya çalışılmaktadır.
TEKNOLOJİNİN UYGULAMALARI NELERDİR?
Çeşitli seviyelerdeki kullanışlı uygulamaları ve bu uygulamaların vaat ettiklerini incelerken, düşünce ve yorumlar da kötümserlikten sıyrılıp iyimserliğe doğru kayıyor.
1. Engler 1972'de eğitim teknolojilerinin durumunu şöyle anlatıyor: "şu anki öğretim yöntemlerimiz hakkında söylenebilecek en doğru söz eski teknoloji ürünü olduklarıdır. Kitap, tebeşir, öğretmen gibi temel öğretim araçları ve yöntemleri çok uzun zamandan beri kullanılmaktadır. Bugün öğretmenler daha iyi hazırlanmakta, kitaplar daha iyi tasarlanıp daha iyi yazılmakta ve renkli tebeşirler kullanılmaktadır; ama bu araçların işlevleri ve öğrenci için anlamları yüzyılı aşkın bir süredir hiç değişmeden kalmıştır. Ayrıca bu süre zarfında öğretimin nasıl uygulanacağına ilişkin her hangi bir temel değişiklik de yapılmamıştır. Öğretim hala, öğretmen merkezli, gruba yönelik ve ders kitabı tabanlı hazırlanmakta ve uygulanmaktadır. Bu yöntem 19.yy'da İngiltere ve Amerika'da başlayıp yayılan Lancastrian modelinin devamı niteliğindedir Bir buçuk yüzyıldır birçok değişikliğe uğramasına rağmen bu model endüstriyel üretim mantığının sonucu olan eğitimde seri üretimi geleneğine sıkı sıkıya bağlı durmaktadır. (The Impact of an Industrial Society on the Role and Methods of Education adlı makaleden derlenmiştir) (Engler, 1972, s.61).
2. U.S. Agency for International Development'dan Clifford H. Block, İngiliz Hükümetinin gerçekleştirdiği çok büyük ölçekli uzaktan eğitim denemesini şu şekilde yorumluyor: "Televizyon, radyo ve posta gibi iletişim araçlarının etkin kullanımı, BBC'nin üretim yetenekleri, öğretim tasarımları için görevlendirilmiş eğitim teknolojisi grubunun mükemmel başarısı, ve normal bir üniversiteden farklı olmayan ders/konu içeriğiyle 65.000 öğrencisi olan İngiliz Açık Öğretim Üniversitesi (British Open University) İngiltere'nin en büyük üniversitesi ve dünyanın sayılı üniversitelerinden birisidir. Mezunlarının iyi yetişmiş ve entelektüel açıdan yeterli olması sebebiyle bu fakülteden derece almak İngiliz sosyo-kültürel hayatında önemli bir yere sahip olmak demektir" (Block, 1981, s.73).
3. Teknoloji ve değişimle ilgili olarak Block şöyle demektedir: "birkaç yıl içerisinde gerçek olacak bazı teknolojik gelişmelerle ilgili yorumlarda bulunmak gerçekten çekici bir işi bütün bir kütüphanenin bir disk içine sığabilmesi, internet ve uydu teknolojileri aracılığı ile evinizden dışarı çıkmak zorunda kalmaksızın tüm dünyadaki eğitim merkezlerine istediğiniz her an ulaşabilmek ve bunların dışında sayısallaştırılmış her türlü bilgiye sahip olma şansı bunlar hakkında konuşmak gerçekten çok çekici; fakat ben de, bu konuda çalışan diğer insanlar gibi, böylesine temelden değişimlerin ancak aşama aşama ve evrimsel bir süreç içerisinde gerçekleşeceğine inanıyorum. Eğitim kurumlarının, öğrenci, öğretmen ve yöneticileri, bu yeni öğrenme yöntemlerini bireysel, toplumsal ve ekonomik yönden hayatlarına adapte edebilmek için mutlaka zamana ihtiyaç duyacaklardır" (Block, 1981, s.72).
www.memocal.com sitesi olarak ülkemizin bilim ve teknoloji haftasını kutlar, bol bilimli günler dileriz.
BİLİM VE TEKNOLOJİ HAFTASI - TEKNOLOJİ NEDİR?
Aşağıda teknolojinin ne olduğunu tam karşılamaya çalışan bazı tanımlar yer almaktadır; bazıları bu tanımlamaları özellikle eğitim açısından ele almaktadır.
1. Teknoloji, insanın bilimi kullanarak doğaya üstünlük kurmak için tasarladığı rasyonel bir disiplindir. (Simon, 1983, s.173)
2. Teknoloji somut ve deneysel anlamda temel olarak teknik yönden yeterli küçük bir grubun örgütlü bir hiyerarşi yardımıyla bütünün geri kalanı (insanlar, olaylar, makineler vb.) üzerinde denetimi sağlamasıdır. (McDermott, 1981, s.142)
3. Öğretim teknolojileri tarihi konusunda önemli bir isim olan Paul Saetller teknolojiyi şöyle tanımlamaktadır: "Teknoloji (Latince texere fiilinden türetilmiştir; örmek, oluşturmak (construct) anlamına gelir) birçoklarının düşündüğü gibi makine kullanmak değildir. Teknoloji, bilimin uygulamalı bir sanat dalı haline dönüşmesidir. Uygulamalı sanat terimi Fransız sosyolog Jackques Ellul tarafından kullanılmış ve kısaca technique olarak isimlendirilmiştir. O, teknolojiyi bir technique uyarınca yapılmış bir makine olarak görmüş ve bu techniquenin ancak küçük bir bölümünün makine tarafından ifade edilebildiğinden bahsetmiştir. Belirli bir teknik sayesinde sadece makinenin değil, bu makineye ait öğretimsel uygulamalarında gerçekleştirilebileceğinden söz etmiştir. Sonuç olarak davranış bilimi ile öğretim teknolojileri arasındaki ilişki, doğal bilimlerle mühendislik teknolojisi arasındaki ya da biyoloji ile sağlık teknolojisi arasındaki ilişkiyle benzer hatta aynıdır". (Saettler, 1968, ss. 5–6)
4. Ünlü bir eğitim teknoloğu olan James Finn teknolojiyi tanımlarken şöyle demektedir: "Makine kullanımının yanı sıra teknoloji, sistemler, işlemler, yönetim ve kontrol mekanizmalarıyla hem insandan hem de eşyadan kaynaklanan sorunlara, bu sorunların zorluk derecesine, teknik çözüm olasılıklarına ve ekonomik değerlerine uygun çözüm üretebilmek için bir bakış açısıdır". (Finn, 1960, s.10)
5. Bilim ve teknolojinin farklılığını belirtmek için ilk nükleer denizaltıyı yapan ve serbest bir eğitim eleştirmeni olan Amiral Hyman Rickover şöyle söylüyor: "Bilim ve teknoloji birbirine karıştırılmamalıdır. Bilim doğadaki görüngülerin (fenomenlerin) gözlenerek, zaten var olan doğru ve gerçeklerin ortaya çıkarılması ve bu gözlemler sonucunda elde edilen verilerin düzenlenerek gerçeklerin ve bunlar arasındaki ilişkilerin ortaya konulduğu teorilerin oluşturulmasıdır. Teknoloji asla bilim için bir otorite olamaz. Teknoloji insan aklını ve vücudunu güçlendirmek, üstün kılmak için geliştirilecek aletler, teknikler ve yöntemler üzerinde durur. Bilimsel yöntem insan faktörünün tamamen dışlanmasını gerektirir, şöyle ki; gerçeği arayan kimse, kendinin ya da diğer insanların hoşlanacağı veya sevmeyeceği şeylerle, popülist değerlerle ve herhangi bir çıkar uğruna çalışmaz. Diğer yandan teknoloji fikir (bilim) değil de hareket olduğundan, eğer insani değerler göz ardı edilirse tamamıyla tehlikeli bir sonuca da yol açabilir. (Knezevich & Eye, 1970, s.17)
ÖĞRETİM TEKNOLOJİSİ (ÖT) NEDİR?
Zaman zaman eğitim teknolojisiyle eş anlamlı olarak kullanılan öğretim teknolojisi terimi, eğitim teknolojisi tanımı içinde yer almayan durumlar ve olguları ifade etmek için kullanılmaktadır.
1. Commission on Instructional Technology öğretim teknolojilerini iki şekilde tanımlamaktadır:
(1) iletişim devrimi ile birlikte şekillenen medyanın, öğretmen, kitap, yazı tahtası ile beraber öğretimsel amaçlar için kullanılmaya başlamasıdır.
(2) Belirlenmiş hedefler uyarınca, daha etkili bir öğretim elde etmek için, öğrenme ve iletişim konusundaki araştırmaların ve ayrıca insan kaynakları ve diğer kaynakların beraber kullanılmasıyla tüm öğrenme/öğretme sürecinin sistematik bir yaklaşımla tasarlanması, uygulanması ve değerlendirilmesidir". (Commission on Instructional Technology, 1970, s.19)
2. ÖT'nin anlamı üzerinde çalışan David Engler de iki tanım üzerinde durmuştur: "Birinci ve yaygın bilinen anlamıyla televizyon, hareketli resimler, kasetler diskler, kitaplar ve yazı tahtası gibi donanımı ifade eden iletişim araçlarını (medya) anlatır. İkinci ve daha dikkat çekici anlamı ise davranış biliminin bulgularının öğretimsel problemlere uygulanması sürecini ifade eden anlamıdır. Her iki tanımda da ortak olan, öğretim teknolojilerinin bağımsız değişken (objektif) olmasıdır; örneğin Gutenberg teknolojisi (matbaa) yardımıyla basılan önemli bir dini eser de herhangi bir eser de aynı derecede birbirinden farksızdır". (Engler, 1972, s.59)
3. Saettler, "öğretim teknolojilerinin fiziksel kavramlarının, fizik bilimi ve mühendislik teknolojisinin, (projektörler, kasetler, televizyon, bilgisayar gibi) grup ya da birey ağırlıklı sunumlar için öğretim materyali olarak uygulamaları şeklinde anlaşıldığını belirtmektedir" (s.2). "Diğer yönden bu fiziksel kavramlar şunu da öngörmektedir: davranış bilimcilerin ortaya koydukları bilimsel yöntemler eğitim uygulamaları için daha bağlayıcı olmalıdır; bunun için geniş anlamda psikoloji, antropoloji, sosyoloji ve bu bölümler içerisinde de öğrenme, grup süreçleri, dilbilgisi, iletişim, yönetim, sibernetik, algı ve psikometri önem kazanmaktadır. Ayrıca, öğretim teknolojileri kavramı, mühendislik araştırma ve geliştirmelerini (insan faktörü mühendisliği ), bazı ekonomi dallarını, öğretim personelinin ve binaların (öğrenme alanları) etkin biçimde uygulanması (utilization) amaçlı lojistik bilgisini ve de veri işleyen, bilgiyi bulup getiren (retrive) bilgisayar tabanlı sistemleri de bünyesinde barındırmaktadır". (Saettler, 1968, ss.4–5)
4. Öğretim teknolojileri, 'öğrenme nesnelerini'; yani öğrenme ve öğretme sürecinde yer alacak her türlü materyal ve aracı anlatır. (Armsey & Dahl, 1973, s.vii)
5. Öğretim teknolojisi, davranış değişikliği ya da başka herhangi bir öğrenme sonucunu elde etmek için sarfedilen araç, kullanarak ya da kullanmadan, hali hazırda var olan veya kazanılacak (oluşturulacak) her türlü çabayı anlatır. (Knezevich & Eye, 1970, s.16)
6. Öğretim teknoloğu bir grup üyesi olarak öğrenme süreci konusunda uzman olan kişidir. Görevi öğretilecek konunun hedeflerinin belirlenmesinde, öğrenme stratejileri seçilmesinde ve sonuçların değerlendirilmesinde öğretim üyesine yardım etmektir. (Carnegie Commission On Higher Education, 1972, s.71)
7. Commission on Instructional Technology tarafından sunulan bir özette öğretim teknolojilerinin amacı şöyle belirtilmektedir: eğitimi daha üretken ve daha bireysel yapmak, daha bilimsel bir öğretim sağlamak ve herkesin ulaşabildiği, eşitliği öngören, daha güçlü ve daha hızlı bir öğretime ulaşmak. (Tickton, 1971, s.23)
EĞİTİMDE TEKNOLOJİNİN ROLÜ NEDİR?
Eğer teknoloji yukarıda sunulduğu şekli ile algılanırsa, teknolojinin insan hayatında çok önemli bir yer tuttuğu da rahatlıkla anlaşılır. Bu nedenle konumuz teknolojiyi kullanmak ya da kullanmamak değil, insan hayatında teknolojinin nasıl bir yeri ve konumu olacağıdır. Bu üzerinde birçok değerli kişi ve kuruluşun çalıştığı önemli bir konu olmuştur.
1. Herbert Simon teknolojiyi insanın kendi yapay iç dünyasıyla dış çevre (doğa) arasında bir ara-yüz olarak görmektedir.
2. Carnegie Komisyonunun bu konuyla ilgili vardığı sonuç şöyledir: "Teknoloji öğretimde yardımcı bir rol üstlenmelidir, öğretimin amacı haline getirilmemelidir. Teknoloji sadece var olduğu için kullanılmaya çalışılmamalı ya da teknoloji kullanılmadığında çağ dışı kalınacakmış gibi bir korkuya kapılmamalıdır. Bizler, gelişmiş teknoloji kullanımının öğretimde doyum ve başarıya ulaşabilmek için tek başına yeterli olduğuna inanmıyoruz. Birçok ders için dönemde birkaç saatlik teknoloji desteği yeterli olmaktadır. Bazı dersler için teknoloji, dönemin yarısından çoğunda kullanılabilir; ama bütün bir dönemde böylesine bir teknoloji desteğine ihtiyaç duyulabileceği ders sayısı yok denebilecek kadar azdır (Carnegie Commission On Higher Education, 1972, s.11).
3. Eğitimi etkileyen teknolojik gelişmeleri tartışan çok fazla yayın, makale vardır. Bunlar arasında dikkat çekici olanlar aşağıya çıkarılmıştır.
a) Alfabe, insanoğlunun bilgiyi paylaşması, kaydetmesi ve saklaması için entelektüel bir araç olmuştur. Kâğıdın icadı ve yazım araçlarının geliştirilmesi, alfabe yardımıyla yapılan işlemlerin daha kolay gerçekleştirilebildiği bir süreci başlatmıştır. Kitap, birçok sayfadan oluşan, değişik tasarımlara sahip, sunmak istediği bilgiyi sıralı olarak veren bir araç olarak düşünülebilir. Kısaca kitap, teknik açıdan bakıldığında televizyon gibi, bilgisayar gibi vermek istediği bilgiden farklı bir yapıya sahip bir araçtır. Matbaanın icadından sonra kitap yaygınlaşarak hemen herkesin ulaşabildiği bir araç oldu. Karatahta hem öğrencinin hem de öğretmenin aynı anda aynı konu üzerinde çalışabilmesine olanak sağlayan ilk sınıf içi iletişim araçlarından birisidir. Okul otobüsü öğrencilerin uzak yerlerden öğretim yerlerine taşınması ve dolayısıyla uygun eğitim ortamının sağlanması açısından bir öğretim aracı olarak görülebilir (Knezevich & Eye, 1970, ss.19–22).
b) Engler teknolojiyi eğitimin ayrılmaz bir parçası olarak görmektedir. Şöyle der: "eğer eğitim her yönüyle öğretmen, öğrenci ve çevre arasındaki bir iletişim ağı olarak görülürse, o zaman öğretim teknolojisinin bu ilişkileri tanımlamada önemli bir görevi olduğu anlaşılabilir" (Engler, 1972, s.62).
c) Indiana University'den Robert Heinich öğretmenlerin eğitim teknolojisine yaklaşımlarını şöyle dile getirmektedir:
"Peter Drucker'in bir makalesinde söyledikleri büyük oranda yanlış anlaşılmıştır; bu makalede kısaca şöyle denmekteydi: -öğrenme ve öğretme, yeni yöntemlerden, hayatın başka hiçbir safhasının etkilenmeyeceği kadar derinden etkilenecektir. İnsanoğlunun en muhafazakâr olduğu bu eski öğretme sanatında yeni yaklaşımlara, yöntem ve araçlara ihtiyaç vardır. Bu yeni geliştirilecek yöntemler sayesinde, öğretmenler beceri ve yeterliliklerini arttırarak daha etkili olacaklardır. Bu sayede öğretme, henüz araçları ile günümüze ayak uyduramamış geleneksel bir sanat olsa da, sıradan bir insanın üstün bir performans sergileyebilmesini olanaklı kılacaktır.- Yanlış anlaşıldığından bahsettim; çünkü birçok eğitimci bu makaleyi okuduktan sonra başlarını sallayacak ve kullanılacak araçlar sayesinde sınıf içerisinde öğrenim başarısının artacağını düşüneceklerdir. Fakat burada asıl söylenmek istenen, ancak öğretim teknolojileri kullanıldığında sıradan bir insanın üstün bir performans gösterebileceğidir; yoksa gelişmiş teknoloji kullanmak tek başına yeterli olmayacaktır (Heinich, 1970, s.56).
EĞİTİM TEKNOLOJİSİ NEDİR?
Artık eğitim teknolojisinin kökenine ait bazı bilgilere ve eğitimde nasıl bir rol üstlendiğine dair bir takım fikirlere sahip olduğumuza göre daha zor bir soruya geçebiliriz: eğitim teknolojisi nedir? Aşağıda belirtildiği gibi tanımlamaya yönelik girişimler, bu işin aslında kimin, filin neresine dokunduğuna benzeyen bir olgu olduğunu göstermektedir.
1. National Academy of Engineering's Instructional Technology Committee on Education, eğitim teknolojisini şöyle tanımlar: "eğitim teknolojisi öğretme/öğrenme biliminin sınıf ortamı aracılığıyla gerçek dünya şartlarına uygulanmasıyla elde edilen bilgiler bütünüdür. Bu süreç içerisinde geliştirilen her türlü yöntem ve araç da bu uygulamaya yardım etmek amacını taşır". (Dieuzeide, 1971, s.1)
2. Eğitim teknolojisi, öğretim ilkelerinin uygulanabilmesi için oluşturulmuş bütün metodolojiler ve tekniklerdir. (Cleary et al. 1976)
3. Eğitim teknolojisi öğrenme sürecini geliştirmek için oluşturulan her türlü sistemi, tekniği ve yardımı içerir. Böyle bir yapıda şu 4 özellik önemlidir: öğrencinin ulaşması hedeflenen amaçların tanımlanması; öğrenilecek konunun öğretim ilkelerine göre analiz edilip, öğrenilmeye uygun şekilde yapılandırılması; konunun aktarılabilmesi için uygun medyanın seçilip kullanılması; dersin ve derste kullanılan araçların etkililiğini ve öğrencilerin başarı durumlarını değerlendirmek için uygun değerlendirme yöntemlerinin kullanılması. (Collier et al., 1971, s.16)
4. Silverman eğitim teknolojisini iki alt gruba ayırmıştır: göreceli eğitim teknolojisi (relative educational technology) yöntemler ve araçlar üzerinde durur; yapısal eğitim teknolojisi (constructive educational technology) ise öğretimsel problemlerin analizi, değerlendirme araçlarını seçme ve geliştirme ve istenilen öğretimsel çıktıları elde etmek için kullanılacak teknikler ve araçlar üzerinde durur. (Silverman, 1968, s.3)
5. Eğitim teknolojisi "her türlü öğrenme koşullarında problemlerin ortaya konmasından, bu problemler için çeşitli (değerlendirme, yönetim, uygulama) çözümler üretilmesine kadar her aşamada insanların, yöntem ve fikirlerin, çeşitli araçların ve örgütsel fikirlerin de içinde bulunduğu karmaşık ve tümleşik bir süreçtir". (AECT Task Force, 1977, s.64)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
DÜNYA FELSEFE GÜNÜ
DÜNYA FELSEFE GÜNÜ (20 Kasım) Türkiye Felsefe Kurumu tarafından getirilen öneri sonucu UNESCO tarafından kabul edilen Dünya felsefe gü...
-
Okullarda Kutlanılan Belirli Günler Ve Haftalar İlköğretim Haftası (Eylül Ayının 3. Haftası) Gaziler Günü ...
-
AFET EĞİTİMİ HAZIRLIK GÜNÜ (12 Kasım) Ülkemizin coğrafi konum olarak deprem kuşağında yer alması nedeniyle deprem gib...
-
İSTİKLÂL MARŞI'NIN KABULÜ VE MEHMET AKİF ERSOY'U ANMA GÜNÜ (12 Mart) İstiklâl Marşı Niçin Yazıldı? istiklal marşı ve...